Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı sonrası yayımlanan bildiride, Gazze’de sağlanan ve Türkiye’nin de mimarları arasında yer aldığı ateşkesin bölgedeki soykırımın durdurulması için hayati önem arz ettiği belirtilirken, Türkiye’nin, ateşkesin tesisinde olduğu gibi müteakip süreçte de Gazze’de barış ve istikrarın teminatı olacak mekanizmalarda sorumluluk üstlenmeye ve Gazze’nin ayağa kaldırılması gayretlerine katkı vermeye hazır olduğu ifade edildi.
MGK, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde toplandı. 2 saat 15 dakika süren toplantının sonrasında İletişim Başkanlığı tarafından 7 maddelik bildiri yayımlandı.
Milli Güvenlik Kurulu (MGK), terörle mücadeleden bölgesel istikrara, Gazze’deki ateşkes sürecinden Rusya-Ukrayna Savaşı’na kadar pek çok başlıkta kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Toplantıda, Türkiye’nin milli birlik ve beraberliğine yönelik tehditlere karşı yürütülen operasyonlar, komşu coğrafyalardaki gelişmeler ve küresel güvenlik gündemleri ele alındı.
Bildiride, PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ ve DEAŞ terör örgütleri başta olmak üzere milli birlik, berberlik ile bekaya yönelik her türlü tehdit ve tehlikeye karşı yurt içinde ve yurt dışında azim, kararlılık ve başarıyla yürütülen faaliyetler ile son dönemde meydana gelen uluslararası gelişmeler hakkında Kurula bilgi sunulduğu belirtildi.
“Terörsüz Türkiye” hedefi doğrultusunda, terörün tam ve kalıcı biçimde sona erdirilmesi ile milli birlik ve dayanışmanın tahkimine yönelik sürdürülen çok boyutlu çalışmaların ele alındığı toplantıda bölgenin geleceğinde terörün ve şiddetin hiçbir tezahürüne yer olmadığı vurgulandı.
Bildiride, Suriye’nin karşılaştığı zorlukların üstesinden gelerek hak ettiği uluslararası konuma erişme ve bölgesel istikrara katkı sunma hususunda kaydettiği ilerlemeden duyulan memnuniyet dile getirildi.
Türkiye’nin, Suriye halkının tüm kesimlerinin huzuru, refahı, esenliği ve güvenliği için sunduğu desteği sürdüreceği belirtilen bildiride, “Gazze’de sağlanan ve ülkemizin de mimarları arasında yer aldığı ateşkesin bölgedeki soykırımın durdurulması için hayati önem arz ettiği belirtilmiş; bununla birlikte, ateşkesi ihlal eden İsrail yönetiminin saldırılarına derhal son vermesi ve yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğinin altı çizilmiştir. Türkiye’nin, ateşkesin tesisinde olduğu gibi müteakip süreçte de Gazze’de barış ve istikrarın teminatı olacak mekanizmalarda sorumluluk üstlenmeye ve Gazze’nin ayağa kaldırılması gayretlerine katkı vermeye hazır olduğu ifade edilmiştir” denildi.
Bildiride ayrıca, Sudan’da yaşanan gelişmelerin de değerlendirildiği ifade edilirken, ülkenin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik desteğin teyit edilerek, masum sivillerin maruz kaldığı katliamların bir an evvel durdurulmasına ve ülkedeki çatışmaların sona ermesine matuf adımların atılması için başta bölge ülkeleri olmak üzere tüm uluslararası aktörlere iş birliği içerisinde harekete geçme çağrısında bulunuldu.
Rusya-Ukrayna Savaşı’ndaki son durumun değerlendirildiği ifade edilen bildiride, savaşın tırmanması riskine işaret eden gelişmeler karşısında diplomatik çözüm arayışlarının önemi vurgulandı.
Türkiye’nin kalıcı ve adil barışın tesisi için uluslararası ortaklarıyla birlikte çabalarını sürdüreceği kaydedilen bildiride, “Azerbaycan ve Ermenistan arasında yürütülen barış sürecinde son dönemde kaydedilen müspet gelişmeler muvacehesinde ikili ve bölgesel iş birliği imkanları ele alınmış; Güney Kafkasya’da barış ve istikrarın tesisi ile kalkınmanın sağlanmasına yönelik irademiz teyit edilmiştir” ifadelerine yer verildi.
